Ali Yiğit

Bir hikaye

Ali Yiğit

Bütün mesele yaptığımız işi Allah görür ilkesiyle hareket etmek..

Emr olunduğun gibi dosdoğru ol (Hud 112)

Çalışan iş sahibini, iş sahibi çalıştırdığı işçisine hile yapmayacak..

Esnaf müşterisini, müşteri esnafı kandırmayacak..

Yönetici halkından haberdar olacak..

Siyasetçi aldığı emaneti hakkıyla yerine getirecek..

Genel müdür geldiği makamın hakkını verecek, kendisine bağlı olduğu müdürlüklerin yaptığı işleri hakkıyla kontrol edecek..

Şehr-i Emin  haksızlığa müsaade etmeyecek, bünyesinde  bulunan personel arasında adaleti tesis edecek..

Hizmet noktasında ayrım gözetmeyecek..

İşin en önemlisi de gelir dağılımındaki adaletsizlik..

Sanırım işin en can alıcı noktası da burası..

Bir taraftan 30-40 bin TL maaş alan var, diğer taraftan 2 bin 800  TL ile ay sonunu getirmeye çalışanlar..

Bir taraftan bir evde 3-4 kişi çalışırken diğer taraftan iş bulamayan işsizler ordusu var..

Bir taraftan ihale zenginleri var diğer taraftan işini hakkıyla yapacak olan hiç ihale alamayanlar..

Üst kademe yani kaymak takımı denir ya..

İşte o kaymak takımı her şeyin dört dörtlük olduğunu zanneder aşağıda anlatılan hikayede olduğu gibi..

Kralın biri taht odasında otururken, pencereden sesler gelmiş; ‘’Güzel elmalarım var!’’

Bakmış, yaşlı birisi, at arabasında elma satıyor. Etrafında müşteriler.

Kralın canı çekmiş ve baş vezirini çağırmış;

-Al sana beş altın, koş bana elma al.

Baş vezir, vezirlerden birisini çağırmış;

-Al sana dört altın, koş elma al.

Vezir saray görevlilerinden birisini çağırmış;

-Al sana üç altın, koş elma al.

Saray görevlisi muhafız komutanını çağırmış;

-Al sana iki altın, koş elma al.

Komutan nöbetçiyi çağırmış;

-Al sana bir altın, koş elma al.

Nöbetçi çıkmış yaşlı ihtiyarı yakasından tutmuş ve

-Hey sen, ne bağırıyorsun? Defol buradan. Arabana da elmalara da el koyuyorum.

Nöbetçi, muhafız komutanına dönmüş;

-İşte şef, bir altına yarım araba elma.

Komutan saray görevlisine dönmüş;

-İşte, iki altına bir çuval elma.

Saray görevlisi vezire dönmüş;

-İşte, üç altına bir torba elma.

Vezir, baş vezire dönmüş;

-İşte, dört altına yarım torba elma.

Baş vezir kralın huzuruna çıkmış;

-İşte kralım, emrettiğiniz gibi. Buyurun, beş elma.

Kral düşünmüş; “Beş elma-beş altın. Demek ki vatandaşın durumu çok iyi. Vergileri artırmak lazım!

Memlekette 1- 2 milyona evler satılınca vatandaşın durumu çok iyi galiba diyenleri duyar gibiyim..
 

Yorumlar 1
AYDIN ALÇIK 14 Eylül 2021 11:28

Harika bir yazı

Yazarın Diğer Yazıları