ATEŞTEN GÖMLEK

M​akam ateşten gömlektir sözünü en çok işittiğimiz günlerdeyiz..

Siyaset ateşten gömlektir.. Ancak bu gömleği giymek için sıraya girildiğini de unutmamak gerekiyor..

Malum 2019 yerel seçimlerine sayılı günler kaldı..

İl Belediye başkanları, ilçe belediye başkanları, belediye meclis üyeleri, muhtar ve aza seçimi yapılacak.. Ve bu seçim için tahminen 100 binlerce aday adayı var..

Sadece 50 bin muhtar olduğunu düşündüğünüzde muhtar aday adayları neredeyse 100 bini bulur..

Hani  ateşten gömleği giymek isteyen 100 binin üzerinde insan var..

İki afiş bastıran adayım diyerek giriyor işin içine..

Elbette ki hizmet için birileri elini taşın altına koyacak..

Ancak bu elini taşın altına koyanlar için ehliyet ve liyakat esas olmalı..

Makamlar birer emanettir..

Emanetler ise gelip geçer.. Ama şunu unutmamak gerekir.. Makamlar gelip geçer ancak ''VEBAL'' ise kalıcıdır..

Makamda bulunduğunuz süre içerisinde eğer bir haksızlık yapmış, hak yemiş, adaletten ayrılmış sanız işte bu vebal sizin üzerinizde kalır..

‘’Benden olana söz söyletmem. O her zaman iyidir. Diğeri ise,  ne kadar mükemmel ve üretken olsa da benim için bir hükmü yoktur’’ anlayışı liyakat sistemine vurulmuş en büyük darbedir.

Makamlar; ‘’Ateşten Gömlek’’  olmalıyken, sadece birilerini memnun etmek için kullanılıp rant kapısına dönüşüyorsa burada ki vebalin hesabını da siz tahmin edin artık…

Ne yazık ki bakıyorsun herkes kendini her alanda bir allame sanmakta, her makama layık olduğunu düşünmekte.  Üstesinden gelemeyeceğini bile bile bir makama talip olmak, bir anlamda kendini o makama layık görme, kendine bir takım payeler verme, makam için hırs gösterme anlamına geldiği için zaten asıl sorun orada başlamakta. Hâlbuki insan aynaya bakmalı, bu sıklet bu yükü çeker mi, çekmez mi ‘’ diye tartmalı kendini. İki afiş bastırıp adayım diyerek, birilerini de araya koyarak bir makama gelmek aslında zul dür..

Eğer bu ülkeyi seviyorsak, atalarımızın engin tecrübelerinden süzülüp gelen şu düsturu tatbik etmek zorundayız. Yani ‘’Atı binene kılıcı kuşanana‘’ vermeliyiz.

Aksi halde; Yüce Peygamberimizin ‘’iş ehline verilmezse kıyamet yaklaşmıştır’’ Hadis-i şerifinde ifadesini bulan kıyameti mi bekleyelim. Kısacası yönetimde liyakat sistemi acilen hayata geçirilmeli, liyakatsizlik hastalığı ortadan kaldırılıp hakkı layık olana teslim etme anlayışı hâkim kılınmalıdır.

Unutmayalım ki;  Makamı ateşten gömlek olarak idrak edenlere verilen görevler, ülkemizin yeniden dirilişi ve asil şahlanış hareketinin itici gücü olacaktır.