Hakkımızı istiyoruz

Doktorların maddi haklarının iyileştirilmesine yönelik düzenlemenin diğer sağlıkçıları kapsamamasına bir tepki de Öz Sağlık İş Sendikası'ndan geldi. Öz Sağlık İş Sendikası Malatya Şube Başkanı Mustafa Türkoğlu, kendilerini sağlık çalışanı olarak görmeyen anlayışı kabul etmediklerini ve emeklerinin hakkını istediklerini söyledi.

Hakkımızı istiyoruz

Hükümetin açıkladığı hekim zammının sağlık çalışanlarını ayrıştırdığı ve ötekileştirdiği gerekçesiyle Öz Sağlık İş Sendikası Malatya Şubesi tarafından Malatya Eğitim ve Araştırma Hastanesi Acilinin önünde basın açıklaması düzenledi.  Basın açıklamasını okuyan Şube Başkanı Mustafa Türkoğlu, alkış değil, haklarını istediklerini ve kendilerini sağlık çalışanı olarak görmeyen anlayışı kabul etmediklerini vurgulayarak,  "Hepinizin yakından bildiği gibi kamuoyunda “Hekim Zammı” olarak adlandırılan çalışma, diğer tüm sağlık çalışanlarının tepkisi ile karşılaşılınca isabetli bir karar ile yeniden değerlendirilmek üzere bütçe görüşmelerinden sonraya bırakılmıştır. “Pandeminin kahramanı sağlık çalışanlarına müjdemiz var” denilerek açıklanan zam haberi ile kimlerin sağlık çalışanı olarak görülüp, kimlerin kapsam dışı tutulduğu net olarak ortaya çıkmıştır. Yapılan açıklamalarla, ‘Sağlık işçisinin sağlık çalışanı’ olarak görülmemiş olması bizleri derinden üzmüştür. Hekimlere yapılacağı ilan edilen ve biz sağlık işçilerinin de desteklediği zamlarla ilgili kimsenin bir sıkıntısı yoktur. Sıkıntı; Ayrıştırılmakta, ötekileştirilmekte, ‘sağlık ekip işidir’ sözünün boşa çıkartılmasında, çalışma barışının altına dinamit yerleştirilmesinde, fedakârlığın meslek ayrımına tabi tutulmasında, Sağlık İşçisinin ‘Sağlık çalışanı’ olarak görülmemesinde, Nimet-Külfet dengesinde, işçiye sadece külfetin yazılmasındadır" şeklinde konuştu. 

Fedakarlık yok sayıldı

'Sağlık ve sosyal hizmet işçisinin yetkili sendikası olarak; işçiyi sağlık çalışanı olarak görmeyen anlayışı kabul etmiyoruz' diyen Türkoğlu, "Sağlık kurumlarının bel kemiği olan sağlık işçileri olmasa, dünyada ilk sıralara oturan, her türlü övgüyü hak eden Türk sağlık hizmetinin çökeceği herkesin malumu olan yadsınamaz bir gerçektir. Pandemi koşullarında gösterilen fedakârlıktan söz edilirken; Ambulanslarla Covitli hasta taşıyan 112 personelinden, ambulans sürücülerinden, hasta karşılama personelinden, Covitli hastaların altını temizleyen, bakımını yapan, yemeğini yediren, yönlendirmelerini yapan, verilerini giren çalışanlardan, teknik personelinden, Sağlık işyerlerinde asayişi sağlayan güvenlik görevlilerinden, teknik işlerden sorumlu işçilerden söz etmemek, onların fedakârlığını yok saymak, ailelerinden uzakta günlerce izinsiz çalışan sağlık işçilerini ‘sağlık personelinden saymamak’ şeklindeki bir anlayışı kabul etmiyoruz" dedi.

Hakkınız ödenmez sözü meğer gerçekmiş 

Türkoğlu, balkonlardan alkış aldıklarında ve hakkınız ödenmez denildiğinde kendilerini vatan nöbetindeymiş gibi onur ve gurur duyduklarını anlatarak, "Ama bugün görüyor ki ‘Hakkınız ödenmez’ sözü meğer gerçek anlamında kullanılmış. Sağlık Bakanlığı’nda çalışan 170 bin sağlık işçisinin yetkili sendikası olarak; sağlık işçisinin emeğinin hakkını istiyoruz. Bizlerin de sağlık çalışanı olduğumuz gerçeğinin şartsız kabulünü istiyoruz. Nimet külfet dengesinde eşitlik istiyoruz. Sağlık hizmeti verilirken işçinin de emeğinin görülmesini istiyoruz. Sizler kabul etmeseniz de sağlık ekip işidir. Bizleri mali haklar üzerinden birbirimize düşürmeyin. Bizler işyerlerindeki çalışma barışını korumaya çalışırken, eylem ve söylemlerle bu birlikteliği baltalamayın. Sağlık çalışanlarının tamamı ‘Pandeminin kahramanıdır’ ortada bir paylaşım varsa herkes hakkı olanı almalıdır. Biz sağlık çalışanlarının hizmeti nefes gibidir, kesilince hissedersiniz" açıklamasında bulundu.