Ekonomik kriz bütçesi

Kamu Emekçileri Sendikası Konfederasyonu (KESK) dönem sözcüsü ve SES Malatya Şube Başkanı Sakine Doğan, '2021 yılında bütçe açığının iyimser bir şekilde 245 milyar TL olarak belirlenmiş olması krizin faturasını, biz emekçilere yükleyen bir bütçe olacaktır' dedi.

Ekonomik kriz bütçesi

Kamu Emekçileri Sendikası Konfederasyonu (KESK) Malatya Şubesi, 2021 bütçesine tepki göstermek amacıyla Emeksiz Üst Kavşağında bir araya gelerek, basın açıklaması gerçekleştirdi. Grup adına basın açıklamasını okuyan KESK dönem sözcüsü ve SES Malatya Şube Başkanı Sakine Doğan, 2021 bütçesinin kamu kaynak ve hizmet dağılımında eşitsizlikleri derinleştirecek rant ve sermaye bütçesi olarak yapılandırıldığını öne sürerek, "Son yıllardaki enflasyonist politikaların sonucu var olan eşitsizlikler toplumun yaklaşık yüzde 70’ini asgari ücret civarında gelirle geçinmek durumuna düşürmüştür. Bütçenin; Ülkenin yönetim karakterini de belirlediği, tüm toplumsal kesimlerin yaşamını doğrudan etkilediği düşünüldüğünde biz emekçiler açısından yine zor bir yıl olacaktır. Bütçelerin yapım süreci de dahil olmak üzere bütçe hakkı en temel taleplerimizden biri olmaya devam etmektedir. Türkiye, toplumsal eşitsizliğinin en derin yaşandığı; eğitim, sağlık, istihdam, siyasal katılma ve şiddet gibi temel meselelerde ayrımcılığın devam ettiği bir ülkedir. 2021 yılı bütçesi de bu gidişatı değiştirmeyecektir. Uzun süredir yaşanan ekonomik krizin etkileriyle baş etmeye çalışırken pandemi koşulları var olan eşitsizlikleri daha da katmerli yaşamamıza neden olmaktadır. Biz emekçiler artan iş yükü, yoksulluk, işsizlik, güvencesizlik sarmalında mücadele ederken plan bütçe komisyonundan geçerek genel kurula getirilen 2021 merkezi bütçesi yaşamsal sorunlarımıza hiç bir çözüm sunmadığı gibi sorunları daha da derinleştirecek bir şekilde düzenlenmiştir" diye konuştu.

Krizin faturası emekçilere yükleniyor

2021 merkezi bütçesinin yapım aşamasının önceki yıllarda yapılan bütçeler gibi katılımcılık ve şeffaflıktan uzak bir şekilde hazırlandığını aktararak, "Gelir eşitsizliği başta olmak üzere toplumsal eşitsizlikler yine görmezden gelinmiştir. 2021 Bütçesi hak temelli sosyal politikaları ortaya çıkarmayı değil, geçici sosyal yardımlarla kendine bağımlı bir toplum yaratmayı hedeflemiştir. 2021 yılı merkezi yönetim bütçe teklifinde geçmişte de benzer içeriklerle gündeme getirilen ve bugüne kadar hiçbirinin hayata geçmediği hedefler tekrarlanıyor. Eğitimde reform yapılacağı, sağlık sisteminin daha etkin hale getirileceği, tarımda üretim ve verimliliğin arttırılacağı, kaynaklarının verimli kullanılacağı gibi tamamına yakını dilek ve temenni olmaktan öte gitmeyen iddialar peş peşe sıralanıyor. 2021 Bütçesinin;  Kamu çalışanlarına verilecek olan yüzde 3’lük zam ile kamu yatırımlarına ayrılan yüzde 7,65’lik oranın dışında kalan kısmı tamamen İç ve dış borç ödemeleri ile halkın büyük bölümünün kullanmadığı köprüler, tüneller ve havalimanları ile şehir hastaneleri için müteahhitlere hizmet karşılığı olmadan yapılacak ödemeler bütçesi olacaktır. 2021 yılında bütçe açığının iyimser bir şekilde 245 milyar TL olarak belirlenmiş olması Krizin faturasını, biz emekçilere yükleyen bir bütçe olacaktır" şeklinde konuştu.